Pektus Arkuatum - DR Pectus Skip to main content

Pektus Arkuatum

svg+xml;charset=utf

Pectus Arcuatum Nedir?

Pectus Arcuatum, kabaca pectus carinatum (güvercin göğüs) ve pectus excavatum (huni göğüs) deformitelerinin bir arada bulunduğu bir göğüs duvarı bozukluğu olarak tanımlanabilir.
Bu deformiteyi daha iyi anlayabilmek için önce normal sternum (iman tahtası) anatomisini kavramak gerekir.

Sternumun Anatomik Yapısı

Sternum kemiği üç bölümden oluşur:

  • Üstteki kısım manubrium,

  • Ortadaki kısım corpus,

  • Alttaki kısım ise xiphoid olarak adlandırılır.

Bu üç parça hareketsiz eklemlerle birbirine bağlanmıştır.
Ancak bu parçalar düz değil, hafif dışa doğru kavisli (konveks) şekilde birleşir.
Bu nedenle, yandan bakıldığında sternum kemiği “muz şeklinde” klasik bir eğrilik gösterir.
İdeal bir göğüs kafesi yapısında da bu “muz şekli” korunmalıdır.

Anatomide, manubrium ile corpus arasındaki açıya “Louis açısı” denir ve bu açının 162 derece olması ideal kabul edilir.

Pectus Arcuatum’ta Görülen Deformasyon

  • Pectus excavatum veya carinatum deformitelerinde, sternumun corpus ve xiphoid kısımları genellikle olması gerekenden daha içe veya daha dışa yerleşmiştir.

  • Pectus Arcuatum deformitesinde ise, manubrium kısmı ve ona komşu kıkırdak kaburgalar aşırı derecede dışa doğru çıkıntı yapar.

  • Sadece manubrium çıkıntısı değil, aynı zamanda Louis açısı da bozulmuştur — normalde 162 derece olması gereken bu açı belirgin şekilde daralmıştır.

  • Bu durum, sternumda keskin bir açı oluşmasına ve kemiğin gövde ile kuyruk kısmının içe doğru yönelmesine neden olur.

Sonuç olarak Pectus Arcuatum, sternumun üst kısmının dışa, alt kısmının ise içe yönelmesiyle ortaya çıkan karma bir deformitedir ve yapısal olarak hem Carinatum hem Excavatum özelliklerini taşır.

svg+xml;charset=utf
svg+xml;charset=utf

Dolayısıyla, başta da belirttiğimiz gibi, hem pectus carinatum hem de excavatum’un birlikte görüldüğü bir deformite türü olarak düşünülebilir. Ancak Pectus Arcuatum, pectus deformitelerinin %1’inden azını oluşturur.

svg+xml;charset=utf

Pectus Arcuatum Tedavisi

Tıbbi literatürde Pectus Arcuatum için tanımlanmış cerrahi dışı (non-surgical) bir tedavi yöntemi bulunmamaktadır.
Ancak bu ameliyat, çocuklarda büyüme ve gelişme tamamlanmadan önce uygulanmadığı için, erken yaşta tespit edilen Pectus Arcuatum deformitelerinde, hastayı “hiçbir şey yapmadan büyümeye bırakmak” yerine, erişkin yaşa kadar cerrahi dışı düzeltme fırsatı sunuyoruz.
Bu konuda yaptığımız uygulamalardan fayda görmüş çok sayıda hastamız bulunmaktadır.

Dr. Pectus Kliniğinde Uygulanan Cerrahi Dışı Tedavi Yöntemi

Dr. Pectus Kliniği olarak ortez (orthosis) ve vakum (vacuum bell) yöntemlerini birlikte kullandığımız özel bir tedavi yaklaşımı sunmaktayız.

Genellikle dışa doğru belirgin çıkıntı yapan kısımlar, ortez ile bastırılmayacak kadar sert bir yapıya sahiptir.
Ancak burada hedefimiz, ortez ile bu bölgeye basınç uygulayarak kemiğin o yönde büyümesini durdurmak, aynı zamanda ortezin temas etmediği kısımların doğal olarak büyümesine izin vermektir.

Buna ek olarak, vakum cihazının çekme etkisiyle, göğüs duvarının içe çökmüş kısımlarının dışa doğru gelişmesini teşvik etmeyi amaçlıyoruz.

Tedavi Süresi ve Etki Mekanizması

Bu yöntem, çocuğun devam eden büyüme ve gelişim potansiyelinden yararlanır.
Ancak yalnızca ortezin basıncı ya da vakumun çekme gücüyle hızlı bir düzelme beklenmez.
Bu nedenle, Pectus Excavatum veya Carinatum gibi deformitelere uygulanan cerrahi dışı tedavilere kıyasla, sonuç alınması daha uzun zaman (birkaç yıl) alabilir.

Cerrahi Seçenekler

Literatürde tanımlanmış cerrahi tedaviler şunlardır:

  • Ravitch Yöntemi

  • Önen Yöntemi — tarafımızdan literatüre kazandırılmıştır.

Bu iki yöntem, Pectus Arcuatum’un kalıcı ve ileri düzey deformitelerinde uygulanabilen etkin cerrahi çözümlerdir.

svg+xml;charset=utf

7 yaşındaki hastada 9 ayda cerrahi olmayan sonuç elde edildi.

svg+xml;charset=utf

6 yaşındaki hastada 1 yıl içerisinde cerrahi olmayan sonuç elde edildi.

svg+xml;charset=utf

6 yaşındaki hastada 1 yıl içerisinde cerrahi olmayan sonuç elde edildi.

svg+xml;charset=utf

13 yaşında tedaviye başladığımız ve 3 yıldır cerrahi olmayan tedavi uyguladığımız at nalı tipi Pectus Arcuatum vakasında önemli bir değişiklik gözlemlendi. Hastanın büyümesinin yaklaşık 18 yaşına kadar devam etmesi beklendiğinden, istenen sonucun %100’üne ulaşmayı umarak tedaviye devam ediyoruz.

svg+xml;charset=utf

13 yaşında tedaviye başladığımız ve 3 yıldır cerrahi olmayan tedavi uyguladığımız at nalı tipi Pectus Arcuatum vakasında önemli bir değişiklik gözlemlendi. Hastanın büyümesinin yaklaşık 18 yaşına kadar devam etmesi beklendiğinden, istenen sonucun %100’üne ulaşmayı umarak tedaviye devam ediyoruz.

svg+xml;charset=utf
Ravitch prosedürü ile deformitesi düzeltilen bir hastanın ameliyat öncesi ve sonrası görüntüleri

Dr. Pectus Kliniğinde Pectus Arcuatum Tedavisi

Dr. Pectus Kliniği olarak, ortez (orthosis) ve vakum (vacuum bell) yöntemlerini birlikte kullandığımız cerrahi dışı (non-surgical) bir tedavi seçeneği sunmaktayız.

Genellikle dışa doğru belirgin çıkıntı gösteren kemik kısmı, ortez ile bastırılmayacak kadar sert bir yapıya sahiptir.
Ancak bu noktada hedefimiz, ortez aracılığıyla o bölgede basınç oluşturarak kemiğin o yönde büyümesini durdurmak ve ortezin temas etmediği bölgelerdeki doğal kemik büyümesini sürdürmektir.
Buna ek olarak, vakum cihazının çekme etkisi sayesinde, göğüs duvarında içe çökmüş olan bölgenin dışa doğru gelişmesini teşvik etmeyi amaçlıyoruz.

Büyüme Sürecinden Yararlanma

Bu yöntem, çocuğun devam eden büyüme ve gelişim sürecini avantaja çevirir.
Ancak yalnızca ortezin basıncı ya da vakumun çekme gücüyle kısa sürede sonuç alınması beklenmez.
Bu nedenle, bu tedavi süreci, pectus excavatum (huni göğüs) veya pectus carinatum (güvercin göğüs) gibi deformitelere uygulanan cerrahi dışı tedavilere kıyasla daha uzun zaman (yıllar) alabilir.

Cerrahi Seçenekler

Pectus Arcuatum için literatürde tanımlanmış cerrahi tedavi yöntemleri şunlardır:

  • Ravitch Yöntemi

  • Önen Yöntemi — tarafımızdan literatüre kazandırılmıştır.

Bu iki yöntem, özellikle ileri düzey ve kalıcı deformitelerde etkili cerrahi çözümler olarak kabul edilmektedir